TMMOB İKK, DAYANIŞMA GÜNÜ’NDE BASIN AÇIKLAMASI GERÇEKLEŞTİRDİ
TMMOB Mühendis, Mimar, Şehir Plancıları Dayanışma Günü dolayısıyla 19 Eylül 2014 tarihinde bir basın açıklaması yapıldı.
TMMOB İzmir İl Koordinasyon Kurulu (İKK) bileşenleri, 19 Eylül TMMOB Mühendis, Mimar, Şehir Plancıları Dayanışma Günü’nde bir basın açıklaması gerçekleştirdi. Konak Belediyesi Türkan Saylan Kültür Merkezi önünde gerçekleştirilen ve taşeron çalıştırmaya karşı eylemlerini sürdüren DİSK Genel-İş üye ve yöneticilerinin de destek verdiği basın açıklamasında “Mühendisler, mimarlar susmadı, susmayacak”, “Gün gelecek, devran dönecek, AKP halka hesap verecek” gibi sloganlar atılırken, basın açıklamasını TMMOB İzmir İKK Dönem Sekreteri Melih Yalçın okudu. Yalçın açıklamasında, 19 Eylül’ün, TMMOB’nin mücadele dolu tarihi açısından önemli bir gün olduğunu ifade ederek, “Bundan 35 yıl önce, 19 Eylül 1979’da TMMOB’nin çağrısıyla mühendis, mimar ve şehir plancıları, ekonomik ve demokratik talepleri için ülke çapında bir günlük iş bırakma eylemi gerçekleştirdi. Mimar, mühendis ve şehir plancılarının tarihe not düştükleri o büyük günün mücadele ve dayanışma ile özdeşleşmiş anlamını bugünün mücadelesi üzerinden geleceğe taşımak için, 19 Eylül’ü TMMOB Mühendis, Mimar ve Şehir Plancıları Dayanışma Günü olarak kutluyoruz” diye konuştu. Yalçın, açıklamasını şu şekilde sürdürdü:
“1979 Türkiye’sinde bir yandan pahalılığın, işsizliğin ve açlığın, diğer yandan da baskıların, kıyımların ve faşist katliamların kol gezdiği koşullarda TMMOB, tüm mimar ve mühendisleri bir günlük iş bırakma eylemine çağırmıştı. Grevli-toplu sözleşmeli sendikal haklara sahip olmadıklarından ücretleri tek taraflı ve çok düşük düzeyde belirlenen; işsizliğe, geçim sıkıntısına mahkûm edilen; emekçi halkımızın çıkarlarını savunduğu için baskılara, kıyımlara ve saldırılara uğrayan mühendis ve mimarlar, TMMOB’nin ‘bir günlük iş bırakma eylemi’ çağrısını büyük bir inanç ve tam bir kararlılık içerisinde işyerlerinde uyguladılar.
Bugün burada, bu dayanışma günümüzde bir kez daha söylüyoruz:
Emperyalizme, kapitalizme, sömürü-rant, yolsuzluk-rüşvet, baskı, zulüm düzenine karşı direnenlere,
Grevli-toplu sözleşmeli sendikal hakları için mücadele eden, taşeronlaşmaya, iş cinayetlerine, emeğin sömürüsüne karşı işyerlerinde direnen bütün emekçilere,
Toprağına, suyuna, deresine, ormanına, ülkemizin doğal kaynaklarına sahip çıkanlara,
Kentsel-kırsal bütün kamusal alanlara sahip çıkanlara,
‘Kentsel dönüşüm’ görünümündeki rant yağmasına karşı direnenlere,
Sağlığın herkese eşit ve ücretsiz olması için mücadele eden sağlık emekçilerine,
Halkın haber alma hakkının ve bağımsız haberciliğin sesi olan basın emekçilerine,
Sömürü, şiddet ve ayrımcılığa karşı mücadeleyi yükselten kadınlara,
Gerici, piyasacı eğitim sistemine karşı direnen kamu çalışanları, akademisyenler, liseli ve üniversiteli öğrencilere,
Eşit yurttaşlar olarak tanınmak isteyerek direnen Kürt halkına, Alevilere,
Sömürüye karşı sınıf kardeşleriyle birlikte mücadele eden Türk ve Kürt emekçilerine,
Türkiye’nin ve dünyanın geleceğini düşünen ve mücadele eden bütün aydınlık insanlara, dayanışma selamlarımızı bir kez daha duyuruyoruz. TMMOB tüm bilgi birikimiyle sizlerin yanındadır.
TMMOB bugün buradan bir kez daha duyuruyor:
İş cinayetlerini; bu cinayetlerin temel nedeni olan azami kâr güdüsü ve esnek, taşeron çalıştırma sistemini,
Düşünce, toplanma, örgütlenme, basın özgürlükleri ve barajsız siyaset yapma hakkını engelleyen bütün anti-demokratik uygulamaları,
Kürt sorununda oyalamacı taktikleri ‘stratejik bir politika’ imiş gibi sunan siyasi iktidarı,
İşçilere, köylülere, öğrencilere, kadınlara, çocuklara, bütün halka yönelik TOMA’lı-gazlı-coplu-mermili devlet terörünü,
Yargı hukuksuzluklarını, cezaevi zulümlerini,
Kadınlar üzerinde estirilen terörü, kadın cinayetlerini,
‘Çocuk gelin’ rezaletini, çocuk işçi sömürüsünü,
Eğitimi tamamen gericileştiren, piyasaya açan uygulamaları reddediyoruz.
Herkes biliyor:
Gelecek güzel günler için, masmavi gökyüzü altında birikmiş kara bulutların dağılması için, gökyüzünün ve yeryüzünün bütün renklerinin özgürlüğü için, bilim ve teknolojinin halkımızın hizmetine sunulması, mesleğimizin tüm güzelliklerinin hayatı yaşanabilir kılması için, gericiliğe ve karanlığa karşı aydınlığın yaratılması için, emperyalizme, kapitalizme ve neoliberal politikalara karşı insanca bir yaşam, özgür, demokratik, eşit ve bağımsız bir Türkiye için,
TMMOB onurlu yürüyüşüne, dik duruşuna devam edecektir.
19 Eylül’ün tarihsel anlamıyla herkesin huzurunda, ortak kurtuluşumuzun yegâne güzergâhı olan bu sokaklardan ve Türkiye’nin her yerinden güçlü bir şekilde haykırıyoruz: TMMOB olarak, kapitalizmin ve gerici politikaların kuşatması altında halkımızın tüm yaşam alanlarına sahip çıkarak, dün olduğu gibi bugün de; uzmanlık alanlarımıza girsin girmesin, ülkemizin her yerinde haksız, adaletsiz, bilim ve tekniğe aykırı her türlü uygulamaya müdahil olmaya, “Bilimin ve tekniğin aydınlattığı yolumuzda kararlılıkla, yılmadan ve usanmadan mücadele ederek mesleğimize, halkımıza, ülkemize, kentimize sahip çıkmaya kararlıyız.”