EMEK VE DEMOKRASİ GÜÇLERİ, ROBOSKİ’DE KATLEDİLENLERİ ANDI
İzmir Emek ve Demokrasi Güçleri, Roboski katliamının yıl dönümünde bir basın açıklaması gerçekleştirdi.
Alsancak Türkan Saylan Kültür Merkezi önünde gerçekleştirilen basın açıklamasında “Roboski’nin hesabı sorulacak”, “Roboski’yi unutma, unutturma”, “Yaşasın halkların kardeşliği” gibi sloganlar atıldı. İzmir Emek ve Demokrasi Güçleri adına açıklamayı TMMOB İzmir İl Koordinasyon Kurulu Dönem Sekreteri Melih Yalçın yaptı. Yalçın açıklamasında, katliamın üzerinden 6 yıl geçmesine rağmen bugüne kadar kimsenin yargılanmadı ya da ceza almadığını belirterek, “Katliamın ardından dönemin başbakanı Recep Tayyip Erdoğan, ‘Uludere, Ankara’nın karanlık dehlizlerinde kaybolmayacak’ demişti. Oysa iktidar, katliamın sorumlularını yargı önüne çıkarmak şöyle dursun, ailelerin, yakınlarını diledikleri gibi anmalarına bile tahammül edememektedir” dedi. Yalçın, “OHAL sopası sıklıkla olduğu gibi Roboski katliamının yıl dönümünde de ortaya çıkarılmış, Roboski’de katledilenleri anmak isteyen yakınlara, OHAL gerekçe gösterilerek katliam kurbanlarının her birinin ailesinden sadece bir kişinin anmaya katılımı sınırlaması dayatılmıştır. Ancak ailelerin direnci bu dayatmayı kırmış ve yasak konusunda geri adım attırmıştır. Bununla yetinilmeyip acılı aileler parayla terbiye edilmeye çalışılmaktadır. Uludere Kaymakamı Mehmet Fatih Eyüboğlu, ailelerin Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne yaptıkları başvuruları çekmeleri halinde kendilerine tazminat ödenmesi vaadinde, yani adeta sus payı teklifinde bulunmuştur. Kaymakam Eyüboğlu, bundan 5 yıl önce ailelere tazminat ödemesi yapılmak istendiğini ancak onların bu ödemeyi kabul etmediklerini unutmakta, onurlarını satın almaya çalışmaktadır” diye konuştu. Melih Yalçın açıklamasını şu şekilde sürdürdü:
“Eldeki mevcut günah keçilerini her türlü suçun üstünü örtmek için kullanan iktidara buradan sesleniyoruz: Eğer samimi iseniz, 28 Aralık 2011 sonrasında katliamın arkasında duranları, onları ödüllendirenleri de soruşturma kapsamına alın. Dönemin Genelkurmay Başkanı Necdet Özel’in, yine o dönem Genelkurmay İstihbarat Başkanı olan Yaşar Güler’in, bugün Genelkurmay Başkanı olan, o günün Genelkurmay ikinci Başkanı Orgeneral Hulusi Akar’ın, katledilen köylüler için “PKK adına kaçakçılık yapıyorlardı” diyerek katliamı meşrulaştırmaya çalışan dönemin İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin’in ifadelerine başvurun, sorumluluklarını sorgulayın. Hatta yaşananlardan birkaç gün sonra partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada Roboski katliamına değinerek, “Medyaya rağmen, hassasiyetleri için Genelkurmay Başkanı ve komuta kademesine teşekkür ediyorum” diyen dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan’ı da unutmayın. Tüm bu isimler katliam konusunda da muhtemelen “kandırıldıklarını” öne sürecekler, sorumluluklarını örtbas edeceklerdir. O gün Roboski’de yoksul Kürt köylülerini katledenler, bugün geride kalanları şiddetle, baskılarla, tutuklamalarla terbiye etmeye çalışıyor. İktidar, katliamın sorumlularını değil, bu sorumluları ortaya çıkarmak için çabalayan kesimleri hedefe koymaktadır.
Tüm bu çabaları nafiledir. Biz sorumluları çok iyi biliyoruz: Diyarbakır’da, Suruç’ta, Ankara’da, Cizre bodrumlarında gözünü kırpmadan insanları katleden, katledilmelerine göz yuman ve bunların hesabını verecek olanlar kimler ise, Roboski’nin hesabını da günü geldiğinde aynı isimler verecekler. Unutmayacağız, affetmeyeceğiz.
Bugün iktidar, kolluk güçleri tarafından gerçekleştirilen katliamlarla yetinmeyeceğinin işaretini yaptığı düzenlemeler ile vermektedir. 696 sayılı KHK ile faşist paramiliter çetelere cezasızlık taahhüdü sunulmakta, katliam tehditleriyle toplum tamamen teslim alınmaya çalışılmaktadır. Ancak bu ve benzeri gözdağı çabalarına teslim olmayacağımızı, katillere katil demeye devam edeceğimizi, faşizme, ırkçılığa ve gericiliğe karşı mücadelemizi sürdüreceğimizi buradan bir kez daha hatırlatmak isteriz.
Roboski katliamının üzerinden 6 yıl geçmişken yapılması gereken açıktır. Komuta kademesinden bakanlara, bürokratlara dek, katliamda payı olabilecek herkesin soruşturulması, sorumluların yargı önüne çıkarılması, halka karşı işledikleri bu insanlık suçunun hesabının sorulması gerekmektedir. Ancak AKP iktidarının böyle bir niyetinin olmadığını biliyoruz. İzmir Emek ve Demokrasi Güçleri olarak, Roboski katliamını unutmayacağımızı, unutturmayacağımızı ve her fırsatta sorumlulara dikkat çekeceğimizi buradan bir kez daha kamuoyuyla paylaşıyoruz.”