GÜVENLİK VE MALİYET DENGESİ, ESTETİK KAYGILARA KURBAN EDİLMESİN… TRAFOLARI YERALTINA ALMA ISRARINA SON VERİLMELİ

18 Aralık 2023

İzmir Büyükşehir Belediye Meclisinin 15 Aralık 2023 tarihinde yapılan meclis toplantısında, Kiraz Belediyesi tarafından bir park alanı içerisine trafo yerinin ayrılması amacıyla verilen önerge Meclis Üyeleri arasında tartışmalara neden olmuştur. Bu konuda uzun süredir sorunun çözümüne yönelik ilgili taraflar ile girişimlerini sürdürmesine rağmen henüz bir çözüm üretilememiştir.

Büyük kentlerimizde artan nüfus ve buna dayalı yapılaşmanın yanı sıra giderek gelişen elektrik kaynaklı tüketim cihazları, klimalar, aydınlatma estetiği ve konfora dayalı ilave elektriksel cihazların etkisiyle elektrik enerjisine talep her geçen gün artmaktadır. Bu elektrik enerjisi ise, kentimiz içerisinde bulunan Dağıtım Şebekesine bağlı trafo merkezleri tarafından abonelere ulaştırılmaktadır. Genelde kamuya ait alanlarda yapılan ancak yer bulunamaması durumunda sitelerin içerisinden boş alanlara da kurulan trafo merkezleri tüm abonelere elektrik enerjisinin ulaştırılmasında temel görev üstlenmektedir.

Halen ilimizde elektrik dağıtımından GDZ Elektrik Dağıtım A.Ş. sorumlu bulunmaktadır. Bu kurum EPDK’dan dağıtım lisansı almış tüzel kişiliğe haiz bir şirket olup çalışmalarını yürürlükte bulunan yönetmeliklere uygun olarak yapmaktan sorumlu ve yükümlüdür. Bu amaçla planlı yapılaşmanın bulunduğu bölgelerde trafo yerleri imar planlarında kurumların görüşleri alınarak ayrılmakta ve kullanma ilişkin işlemler yerine getirilmektedir. Görevli dağıtım şirketi olan GDZ Elektrik Dağıtım A.Ş. de buna uygun planlama ve yatırımını yapmak ve yapılaşmaya paralel olarak elektrik enerjisinin tüketicilerin kullanımına zamanında ve eksiksiz olarak sunmak durumundadır. Bu amaçla yapılan projeler ilgili TEDAŞ birimi tarafından mevzuata uygunluk açısından değerlendirilerek onaylanmaktadır.

Öte yandan bu işlemler GDZ Elektrik tarafından kamu adına ve kamu finansmanıyla yapılmakta ve bu tesisler kamuya devredilmektedir. Özel sektör işletmesine rağmen dağıtım şebekesi kamu malıdır. Uyarılarımıza, itirazlarımıza rağmen yapılan özelleştirmeler şebeke gelişimini zaten olumsuz etkilemiş, yurttaşların faturalarından finanse edilen yatırımların maliyeti yükselmiştir. Kamulaştırılana kadar bu yatırımların en düşük toplumsal maliyetle, en yüksek hizmet kalitesini sağlayacak şekilde gerçekleştirilmesi sağlanmalıdır.

Kentimizde yeraltı trafo merkezleri ilk defa 2001-2003 yılları arasında hayata geçirilmiştir. Bu dönemde Mustafa Kemal Sahil Bulvarı’nda bir, Cumhuriyet Bulvarı’nda dört, Plevne Bulvarı’nda iki, Gazi Bulvarında dört adet yeraltı trafo merkezi tesis edilmiştir. Kentimizin ön görünüm bölgesinde yer alan bu trafo merkezlerinin tamamı kentsel estetik nedeniyle, Cumhuriyet ve Gazi Bulvarı üzerinde bulunanlar ise yoğun araç trafiğinde önemli bir güvenlik riski oluşturması nedenleriyle yer altına alınmıştır.  Bu alanların dışında şimdiye kadar genel itibariyle açık alanlar, parklar, geniş alanlara sahip sitelerin kendi parselleri içinde olacak şekilde planlamalar yapılmaktadır.

30.11.2000 tarih ve 24246 sayılı Resmî Gazete’ de yayımlanarak yürürlüğe giren Elektrik Kuvvetli Akım Tesisleri Yönetmeliği’nin transformatör merkezlerini tarif eden 37. maddesinin f bendinde transformatörlerin, rutubet, havalandırma ve su baskınlarına karşı önlem alındığı takdirde yer altına ve bodrumlara tesis edilebileceği belirtilmekle birlikte Kentimizde tüm trafoların yer altına alınmasına yönelik bu tartışmaların bir an önce çözüme kavuşturulması gerekmektedir.

Öte yandan, trafo merkezleri kentsel alanda bulunan diğer tüm kullanım kararlarıyla bütünlüklü bir ilişki içerisinde olmak zorundadır. Bu bütünlük ise yerleşim alanlarının bütününe ilişkin hazırlanan plan veya plan revizyonlarına altlık teşkil edecek şekilde ilgili tüm kurum/kuruluşlardan alınan görüşler doğrultusunda sağlanmaktadır. Elektrik hizmetinin verilmesi konusunda yetkili kurumlar tarafından planların hazırlık aşamasında yerleşim alanının ihtiyacını karşılayacak trafo merkezlerinin yer seçimi ve büyüklüğü konusunda yönlendirici görüş verilmelidir. Bu süreç, plan kararları dikkate alınmadan gerçekleştirilmesi durumunda ne yazık ki daha sonradan oluşan ihtiyaçlar nedeniyle mevcut imar planlarının bütünlüğünü bozacak şekilde özellikle park alanları içerisinde yer seçmesine neden olan plan değişiklikleriyle karşı karşıya kalmaktadır.

Trafo merkezlerinin yer seçimi ve yeraltı trafo merkezlerinin seçiminde aşağıda hususlara dikkat edilmesi gerekmektedir.

  • Yerleşim alanı bütününde hazırlanan plan ve plan revizyonlarında tıpkı diğer mekânsal kullanımlar gibi bölgede yaşayacak nüfusun ihtiyacını karşılayacak şekilde trafo merkezleri plan bütününde belirlenmelidir.
  • Mevcut yerleşim alanlarında zorunlu olarak kamuya ait yeşil alan vb yerlere plan değişikliği yapılarak trafo tesisi yapılmaktadır. Yeşil alanların veya başka amaçlı kamuya ait alanların korunabilmesi için imar planlarında “Teknik Altyapı Alanları” ayrılarak trafolar buralara tesis edilmelidir.
  • Yeraltı trafo merkezleri belli bir güce kadar yapılabilmekte, dolayısıyla aynı gücü sağlayabilmek için yerüstü trafo merkezlerine göre daha fazla sayıda yeraltı trafo merkezinin yapılması gerekmektedir.
  • Yeraltı trafo merkezleri, izolasyon sorunları ve ilave giriş-çıkışların zorluğu nedenleriyle mutlaka yapılaşmanın tamamlandığı, önemli miktarda bir yük artışının öngörülmediği yerlerde kullanılmalı ve trafonun tüm yükü kablolar üzerinden harici dağıtım panolarına aktarılmalıdır.
  • Trafo merkezi için seçilen yerde altyapı çalışmalarının ve çevre düzenlemesinin tamamlanmış olduğuna dikkat edilmelidir.
  • Yapılaşmanın tamamlandığı, estetik görünümün de önemli olduğu öngörünüm bölgelerinde tercih edilmelidir.
  • Yeraltı trafo merkezleri sel, deprem, vb doğal afetlerde İzmir özelinde direkt olarak etkilenmekte, su tahliye pompaları yetersiz kalabilmektedir.
  • Yeraltı trafo merkezlerinin temin ve tedarik süreleri daha uzundur ve daha az sayıda üretici firma bulunmaktadır.
  • Yeraltı trafo merkezlerinin özellikle yaz aylarında ortam sıcaklığının artışı ve havalandırma sistemlerinin yetersizliği durumunda daha çok planlanmamış kesinti ile karşı karşıya kalınma ihtimali bulunmaktadır.
  • Yeraltı trafo merkezlerinin daha sık periyotlarda bakım gereksinimi bulunduğu, arıza durumunda arızanın giderilmesinin daha uzun süre aldığı ve operatörler açısından daha riskli işletme koşullarına sahip olduğu bilinmektedir.
  • Yeraltı trafo merkezleri ile klasik trafo merkezleri arasında aynı güçte yapılmaları halinde bile yaklaşık neredeyse 4 kat maliyet farkı bulunmaktadır. Kaldı ki kapasite sınırı nedeniyle aynı bölgeye daha fazla trafo merkezi yapılması gerektiğinde bu maliyet daha da katlanacak ve kamu yatırımı olduğu düşünüldüğünde bu yük yine kamunun sırtına binecektir.

Yeraltına yapılmayan trafo merkezleri görüntü kirliliğine sebep olmaktadır, ancak vazgeçilmez durumda bulunan elektrik enerjisine giderek daha fazla bağlandığımız göz önüne alındığında, işletme ve dağıtım için trafo merkezlerine olan ihtiyacımızın artarak süreceği de açıktır. Ayrıca, yukarıda sayılan nedenlerden tüm trafo merkezlerinin de yer altında bulunması olanağı da bulunmamaktadır.

Meslek Odaları olarak kentimizin enerji ihtiyacına dönük bilimsel ve teknik açıdan yapmış olduğumuz bu değerlendirmelerin yanı sıra kentsel estetik kaygıların da dikkate alınması gerektiğine inanıyoruz. Ancak yukarıda belirttiğimiz çerçevede, yeni yapılacak trafo merkezlerinin yeraltı olarak tesis edilmesinin istenmesi yerine, yukarıda tanımlanan koşulların oluştuğu bölge ve merkezlerde yapılmasının değerlendirilmesinin doğru olacağını ifade ediyoruz.

Çözümsüzlüğün sürmesi durumunda ileriki günlerde birçok bölgede enerji taleplerinin karşılanmaması ve elektriğin abonelere ulaştırılmasında sorunlar yaşanacaktır. Bu nedenle Meslek Odaları olarak; İzmir Büyükşehir Belediyesi ile ilgili Dağıtım Şirketi’ni bu sorunun çözüme kavuşturulması için çalışmalarını sonuçlandırmaya davet ediyoruz.

TMMOB İzmir İl Koordinasyon Kurulu